26 Kasım 2012 Pazartesi

İşimi seviyorum...

Bir insanın en büyük şanslarından bir tanesi bence işini sevmesi.
Şans diyorum çünkü bu iş olayı biraz değişik.
Üniversiteye 504557 bin tane hayallerle girip,ben 5 yıl sonra ........... olacağım derken,bir bakıyorsunuz,üniversiteye girdiğinizde ki sizle,bitirdiğiniz siz arasında 745 bin tane fark :)

Kendimden bildiğim için yazdım bunları.Liseden mezun oldum,ben japonca öğrenicem bu yüzdne tek tercih yapıyorum diyerek kendimce radikal bir karar almıştım.
Ne mi oldu? Tabi ki kazanamadım :)
Sonra hadi dedim,ben ingilizce biliyorum,hali hazırda da öğretmen de olmak istemiyorum,o zaman fransızca seçeyim.
Ne mi oldu? Tabi ki de kazandım :)
mersin üniversitesi'nde okurken,3.sınıfta kalktım bir de ben yazıyla uğraşamam,tercüman olacağım dedim.
E onu da oldum.
Mezun olmadan bir iki ay önce-her şeyi planlı yaşamayı seven biri olarak-iş aramaya başladım.
Teyzemin yönlendirmesiyle iş görüşmesi yaptığım ilk şirket Gülsa'da işe başladım.
5 yıl boyunca iyisiyle kötüsüyle Dış Ticaret departmanında çalıştıktan sonra,haydi bir radikal karar daha pazarlamaya geçtim.

bunları bu kadar uzunnn uzunnn neden anlattım biliyor musunuz?
ben şirketimi ve iş arkadaşlarımı çok seviyorum.
kimi zaman hepimiz iyi oluyoruz,kimi zaman kötü oluyoruz ama hepimiz biliyoruz ki bunların hepsi iş stresinden.
Özünde herkes birbirinden iyi.
Patronlarımı çok ama çok seviyorum,bunu kimsenin anlaması mümkün olmadığı için pekte anlamalarını beklemiyorum.
İşin özü.İşinizi sevin,ya da sevdiğiniz işi yapın!
Fit.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder