30 Ekim 2015 Cuma

16.haftaya merhaba...

Bugün bebeğimiz artık 16.haftasına ayak basmış bulunmakta.Kendisi minnak bir bebek olmaktan çıkıp bugün tamı tamına bir avokado büyüklüğüne ulaşmış durumda.Avokadonun da faydalarını anlat anlat bitiremiyorlar ama tek sıkıntı ben bir türlü yiyemiyorum.Yeni tadlara açık olan bir insan değilim zaten,hafta da bir zor da olsa yemeye çalışıyorum tabi sonuncunun evde beklemekten bozulduğunu saymazsak :)

Bu hafta Ankara seyahatim vardı,biraz soğuk ve koşturmalı geçerken ,seyahatimi bir gün uzatarak bizim küçük sıpalarla vakit geçirme fırsatı buldum.Ay küçük dediğime bakmayın bildiğiniz kocaman olmuş Ege & Ateş ikilisi.
Hamileliğimin tadına varmam gerektiğini bir kez daha anladım.
Beril & Meltem ikilisi kıyamam sürekli koşturma içindeler.Ne pişirsek,ne yedirsek,ne zaman uyuyacaklar?
Bizim sıpalar mı diye böyle geliyor tam çözemedim ama ikiside dünyanın en tatlı çocukları arasındalar.
Ege'nin hanımefendiliği,güler yüzü,şaşkın bakışları...
Ateş'in doğduğu günden beri hiç eksilmeyen gülümsemesi,şimdi koşar adım emeklemesi :) çıkardığı sesler,iletişi kurması,ne dersen anlaması ve karşılık vermesi...
Bitmiyor,tükenmiyor özlemleri...

Allah isteyen herkese,istediği zaman nasip etsin.Çok tatlılar,maşallah.
Nasıllar mı?
Siz bakarken,ben kaçar.
Sevgiler,
Fit.


26 Ekim 2015 Pazartesi

15+3...Elma

Zaman gerçekten çok hızlı ilerliyor ve biz artık 15.haftamızdayız...
7 Kasımdaki kontrolümüz için sürekli gün sayıyoruz.Hemen hemen herkes o günü cinsiyeti belli olacağı için beklese de,ben en çok acaba şimdi neye benziyor,ne kadar oldu,nasıl hareketler yapacak diye daha çok heyecanlıyım.
Cinsiyeti de merak etmiyor değilim tabi ki ama aklıma getirmemeye çalışıyorum.Cinsiyetini düşünmek bana bencillik gibi geliyor.Kız da olsa erkek de olsa çok heyecanlıyız,sadece tek sıkıntı cinsiyet belli olduktan sonra isim derdine düşmek :) Malum en önemli kararlardan biri.Aklımızda henüz bir isim yok,ama ne olacağını bende merak ediyorum :)

Bu hafta bebeğimiz elma büyüklüğüne kavuşmuş durumda.Bu hafta elma yerken hep yüzümde tuhaf bir gülümseme oluşuyor :)

Ben de henüz çok büyük değişiklikler yok.Şuan hala kilo almamış olmam açıkçası en çok sevindiren noktalardan bir tanesi.Benim gibi kilo hastası bir insan,hamile kalmadan önce psikoloğa giderim diye düşüyordum kilo aldıkça.Ama hiç öyle olmuyormuş.Şuan 1000 kiloda olsam umrumda değil.Sadece bebeğimiz o kilolardan kötü etkilenmesin,yediklerim ona zarar vermesin tek derdim o.
Yaklaşık 3 aydır şekersiz besleniyoruz.Meyve şekeri ve kuru meyvelerden almamız gereken şekeri fazlasıyla alıyoruz.Ama tatlı,dondurma,hamur işi uzak durduklarımız arasında.
Ara sıra canımız da istemiyor değil tabi ama yok olmaz diyoruz,bebek için şeker zararlı diyoruz :)
Dil üzerine tat alma tanecikleri oluşmaya başladığı için artık benim yediklerimi az çok anlayabilirmiş ama tam anlaması için sanırım biraz zaman geçmesi lazım.
Umarım benim sevdiklerimi de sevmediklerimi de sever,yemek konusunda bana çekmesini istemem.:)
Yarın sabah Ankaraya yolculuğumuz var,iş seyahatlerimiz yoğun yine.Ama bu sefer küçük bir fark var,29 Ekim sebebiyle Ege & Ateş ile buluşacağız,pek bir heyecanlıyızzz :) Ankarayı özleyeceğimiz aklımın ucuna bile gelmezdi,yine özledik sayılmaz ama oradakilere özlem fena...

Bu da annemizin son hali :)
Şimdilik bizden bu kadar...
Sevgiler,
Fitnat.



21 Ekim 2015 Çarşamba

7 ekim...ikili tarama testi..

Günlerdir beklediğimiz saat geldi çattı...
Bu hamilelik denen şey pek bir atraksiyonluymuş canım.
Öyle aman ne güzel hamile oldum bir kenara çekileyim demekle olmuyormuş.
Sürekli bir ekşın :)))
Bugün de ikili tarama testimizin günü geldi çatta.

''İkili tarama testi; gebelikte bebekte olabilecek bazı kromozomal anomalileri araştırmak için yapılan bir testtir''

Ayyy tanımı bile insanı geriyor.Etrafımızda da sorun yaşayan,yanlış testlere kurban giden,sancılı beklemeli süreç yaşayan o kadar eş,dost var ki,insan daha da bir geriliyor.
Doktor randevumuza giderken ne yalan söyliyim ayaklarım ters ters gidiyordu.
Girdik içeriye başladık randevu saatimizi beklemeye..

İlk defa bu kadar uzun bekledik,insan bekledikçe de geriliyor haliyle.Sonradan öğrendik ki içeride olan annenin bebeğini risk grubundaymış.Oldum olası '' Anne olunca anlarsın'' lafını sevmemiştim.Neden derdim hep,anne olmayan anlayamaz mı? Ama o gün gördüm ki,o anneye benim başıma gelmiş kadar üzüldüm.İşte o zaman anne olmak böyle bir şeymiş dedim.
İçeriye girme vakti...
Doktorumuzu çok seviyorum,her şeyi defalarca anlatması benim içimi rahatlatıyor.
Başladık tarama testine...
Bebişinn kendisi 6.3 cm şaka gibi! ense kalınlığı 0.09mm.Olması gereken değerin çok çok altında.Doktor bile inanamadı.Çok sevindirici bir haber hem de öyle böyle değil.

Kontrole bu sefer annemde geldi.Dr.ablamın da doktoru olduğu için maaile tanıyor tabi.
Hem Talat,hem annem çok heyecanlandılar.Yaşanan duygular sanırım tarif edilemez..
Oradan hooop kan testine..Evet her zamanki gibi çok korktum,stres oldum ama bu sefer çok güzel bir sebep için olduğu için huysuzlanmadım.Ertesi gün,sonuçlarımızın çok güzel olduğunu öğrenince havalara uçtuk.
Kendi yaşıtlarıma göre ihtimal 20 kar uzakmış.Aman uzak olsun,herkesten uzak olsun.Kimse bu stresleri yaşamasın.Herkesin istediği zaman,hayırlısı ile sağlıklı,sıhhatli evlatları olsun(içimdeki anane dile geldi yine:)

P.S Bu hafta cinsiyet belli olmadı o yüzden o hala bir pirinç tanesi bizim için.7 Kasımda görüşmek üzere :)
Sevgiler,
Fit.

Sabır...

Evetttt bugün sanırım sabrım sınanıyor...
İş yerim çok yoğun;
iki gündür bilgisayarım çalışmıyor;
cuma-cumartesi eğitim ve toplantı var;
sunum hazırlamam lazım ama bilgisayarımdan dolayı daha başlamadım bile;
en önemlisi nezle oldum,en korktuğum ve deli gibi dikkat ettiğim şey başıma geldi,minik bebeğime zararı dokunacak diye çok korkuyorum;
üst üste çalan telefonlar ve istekler bitmiyor;
akşam yüksek lisans dersin var ve 00.00 da biteceğini düşünürsek pek sevimli değil;
evde temizlik var ve dışarıda bardaktan boşanırcasına yağmur...

daha sayamadığım niceleri.
tek endişem bütün bu stresimi ve kaygımı bebeğimin hissediyor olması,ama inan elimden geleni yapıyorum seni üzmemek için.umarım küçücük bedenin etkilenmiyordur...

sakin bir gün dileğimle.
Fit.

8 Ekim 2015 Perşembe

12! İstanbul yolcusu kalmasın...

Bugün tam 12.haftamızdayız ve yine İstanbul yollarında.
Malum işim nedeniyle hayatımın yarısını yollarda geçiren bir insan olarak bu çok garip gelmedi.
Ama tamı tamına 12.hatamızda beraber uçmak çok heyecanlıydı.
Sabah uçağımızın 2 saat rötar yapması,İstanbulda insanların kaban ve botlarla gezmesi.Uçaktan inince metroya,oradan aktarma yapıp diğer metroya,indikten sonra bir milyon adım yürümemde ayrı bir dert oldu tabi.
En sonunda fuar alanına ulaştık sorunsuz bir şekilde.
Bu seninle ikinci uçak yolculuğumuzdu,bakalım geri kalan 6 ayımızda nerelere gideceğiz,bizi ne maceralar bekliyor..
Seni çok seviyoruz.
Fit.