31 Ekim 2016 Pazartesi

Katı gıda...29 Ekim

Bugün çok heyecanlıyız,altı buçuk aylıksın ve ilk katı gıda deneyimin olacak.
Kalktık bugün Sığacık/ Teos'a gittik,biz kahvaltımızı yaparken sana da mama sandalyesi isteyip heyecanla ilk deneyimini paylaşmak istedik.

İlk menün,ananenin bahçesinden tamamen organik bal kabağı,bir güzel haşladık senin yemene hazır hale getirdik.Aylardır bizi gördüğün için ve karnınında acıkmış olmasından kaynaklı pek iştahla aldın eline.Biraz parmaklarının arasında ezdin biraz ağzına götürmeye çalıştın,sonuç başarılı.Biraz kaşığına koyduk,biraz destekledik,bir iki lokma yedin :)

Bugünün menüsü bal kabağı,ve üç gün böyle devam edecek,daha sonra yeşil kabak,yeşil patates derken bir ay tadım günlerinin sonunda ne aşamadasın tekrar bakacağız.
Afiyet olsun kuzuma..

6.ay doktor kontrolü...28.10.2016

Canım oğlum,hangi ara altı buçuk aylık oldun sen?
Bugün doktor kontrolün vardı,önce rutin kontrolün yapıldı,her şey çok güzel.
8760 gr.71 cm olmuşsun maşallah sana.
Kafa ölçünü yazmayayım buraya,12 aylık bir kafan varmış :) kime çektiysen halbuki annenle babanın kafası da küçücük :)

Kontrollerin yapıldıktan sonra değerlerine bakılmak için parmağından kan aldılar,işte tam da bittiğim an.Nasıl sevmiyorum bu sahneyi bir bilsen..
Neyse ki sen benden daha dirayetlisin maşallah az biraz ağladın geçti hemen.

Doktorunla konuşacağımız en önemli konulardan biri katı gıdaya geçiş sürecimizdi.
Babanda bende doktorumuza çok güveniyoruz.Ancak bazı konularda uyuşmamamız benden kaynaklanıyor da olabilir tabi :)
E malum senin için en iyisi en doğrusu olsun istiyoruz.

Doktorun önerdiği;

* Yoğurt ( 1-2 kaşıkla başlayıp arttırmak)
* Elma
* Armut
* Mango/ananas / avokado gibi tropik meyveler

Aslında dediğim gibi oda bizden farklı değil,ilk ay tadım günleri olsun,zorlamayın,daha sonra su verin ama ısrar etmeyin,bir ay sonra çorbalara geçeriz dedi.

Peki biz nasıl yapacağız? Bir sonraki postta :)
Sağlıklı kal canım oğlum.

26 Ekim 2016 Çarşamba

Ateş...25 Ekim 16...

Beklenen an geldi.
6.ay aşıları,ah ne güzel ne güzel hem de 4 tane.El insaf ,el kadar çocuğa 4 aşı..
Sağlık ocağına giderken başladı tabi bende bir stres,çok acıyacak mı,çok ağlayacak mı?
Gittik ölçümlerimizi yaptırdık,71 cm ,8790gr çıktın ama kıyafetli olduğun için biz 8.5 olarak aldık,bunlar da önemli kısımlar tabi,büyüdün mü,ne alemdesin bakmak lazım ama asıl kısım aşı kısmı..Ne yalan söyliyeyim ölçümlerde de doktoruna daha çok güveniyorum bu kısım genellikle kontrol amaçlı...

Sıra geldi aşılara,bir aşını ağızdan yaptılar (çocuk felci) iki aşı sol bacak,bir aşı sağ bacak.
Ay o iğne girince ağlama sesin en az bir hafta kulağımda kalıyor,gözünden akan her yaş için içimin yağları eriyor canım oğlum.
Neyse ki sonrasında ağlamadın.Seval teyzenle seni parka götürdük ama uykun geldiği için çok da keyif almadın,oradan doğru eve.

Baban nöbetçi olduğu için teyzene gittik akşam yemeğine,seni çok özlemişler,ben de abilerini..Gider gitmez seni o kadar güzel eğlendirdiler ki kahkaha üzerine kahkaha attın.
Gel zaman git zaman,aradan daha on dakika geçmeden ateşin çıkmaya başladı,hemen eve geldik duş alana kadar ateş yükseldi bile.

Babanın nöbetçi olması da beni ayrıca gerdi tabi,ateş okadar korkutuyor ki beni,kendimi çok çaresiz hissediyorum.Sen duş aldıkça titremeye başladın benim de elim ayağım tutmamaya.Sen ki duşu,suyu o kadar seversin ki,küvetine su doldurdum oyuncaklarını attım içine oynayalım diye nafile.
Tüm gece kucağımda yarı baygın inleyerek geçirdin,gözümün önünde seni böyle görmek o kadar zor ki annem,Allah beterinden saklasın.

3-4 kez duş aldırdım,sürekli alnına bez koydum,bir yandan ilaç vermemek için her yolu deniyorum,bir yandan da ilaç vermeyerek sana işkence mi yapıyorum diye kendimi sorguluyorum.İnsanlar bence kendilerini güvende hissetmek için hemen ilaç veriyorlar ama küçücük bedenine kıyamadım..

Babanla konuşurken,her yarım saate kalkarım diyordum kontrole,yatmak ne demek üzerimden ayrılmadın,kucağımda uyudun oda yarı uyur yarı uyanık.
Baban da nöbette bizimle beraberdi,sürekli raporları yolladık,koltuk altı ateşi bu,alın ateşi bu...
Sabah 6 da dayanamadım artık yattım 45 dakika uyuyup işe gittim.

İş yerinde içim içimi nasıl yedi,senin nasıl özledim aklım hayalin almaz.
Evlat,sen çok başka bir şeysin.
En yüksek tabancayla 39,koltuk altı ile 38.3 çıktı,umarım bu son olur yavrum kıyamıyorum sana.

Annen.

24 Ekim 2016 Pazartesi

6+9 İlk mama sandalyesi deneyimin...21 Ekim

Ankara için ayrı bir yazı yazacağım çünkü çok güzel bir hafta sonu geçirdik.
Cuma akşam Ateş + Ege + Sarp üçlüsünün bir arada olduğu akşam yemeğimizde,baktım ki Egeyle,Ateş mama sandalyesine oturmuş,babana gel biz de deneyelim dedim.
Ve sonuç muhteşem!
O kadar güzel oturdun ve eğlendin ki...
Önümüzdeki hafta katı gıdaya geçecek olmandan dolayı ve ilk testi çok başarılı geçtiğin için sana hemen mama sandalyesi almaya karar verdik.
Her bir deneyim ayrı keyif..
Seviyoruz seni canım oğlum.
Fitnat.

6+8 İlk uçak deneyimi 20.10.2016 Perşembe

Canım oğlum,
Bir gün otururken babana hadi Ankara'ya gidelim,uzun zamandır görüşmediğimiz herkesle görüşelim,hem Ateşle ,Egeyi çok özledik dedik.
Kasım gibi mi gitsek derken,kendimizi bir anda biletlere bakarken bulduk be hemen 2o Ekime aldık biletimizi.
Bizde bir heyecan,seninle ilk uçak yolculuğumuz,karnımdayken bir çok yere gittin ama bu tecrübe çok farklı olacaktı.

Babanla beraber Gaziemir'e kadar geldin,ben de iş çıkışı yanınıza geldim,düştük havalimanı yollayına.
Kontrollerden geçtikten sonra hemen uçağa biniş zamanı geldi çattı,yerimizi aldık.
O kadar uykusuz ve açtın ki,uçağın kalkmasını bekleyemedik.
Tabi bende bir stres bir heyecan,ya uçak kalkınca emmezsen,kulakların zarar görürse yada canın acırsa..
Ama o kadar güzel geçti ki,kalkışta emdin uyudun,inişte yine emdin,ve uçak tekerlerini koyar koymaz neşeli bir şekilde uyandın.

Uyumlu ve neşeli oğlum,seninle her şey o kadar farklı ve o kadar güzel ki..
Annen.

20 Ekim 2016 Perşembe

Çocuk yetiştirmek...

Oğlumuz hızla büyürken,her annenin-babanın yaşadığı kaygıları yaşamaya başladım.
Çok erken(mi?) biliyorum belki ama ağaç yaşken eğilir diyen atalarımızın vardır bir bildiği..

Öncelikle eskiden yetişmiş bir kalıp vardı,kız çocuklarını yetiştirmek-sahip çıkmak-çok zor diye.Bence günümüzde kız-erkek ayrımı yapmadan çocuk yetiştirmek çok zor.

Ben bir anne olarak,önceden hayal bile edemeyeceğim yeni bir hayata sahip oldum,yatıyoruz Sarp,kalkıyoruz Sarp,telefonda Sarp,yemekte Sarp.
Çok güzel bir duyguymuş,her zaman dediğim gibi Allah isteyen herkese nasip etsin.

* İlk olarak,inanılmaz bir sahiplenme duygusu gelişti bende.Her şeyini ben yapmayalım,her şeyine ben yetişmeliyim,işe başlayana kadar da böyle devam edebiliyordu ama şimdi malum uzun süreler yarı kalıyorum ama yine de temel ihtiyaçlarını kendim karşılamaya devam ediyorum.
* Etrafımdaki insanlara hiç olmadığım kadar gıcık olabiliyorum evet kelimenin tam anlamıyla gıcık.Uykusu var,karnı aç,gazı var,bence aç,su ver,yemeğin tadına baktır,oturt,kaldır..Yahu bu çocuğun bir annesi bir babası var bırakın her şeye onlar karar versin.
* 'Annem' diyen herkese istisnasız böğürmek istiyorum,çocuğumun bir annesi var oda benim,bu tarz bir sevme sistemi olamaz diye,ablam dediği zaman işim kolay ona nasıl olsa söyleyebiliyorum ,dur bakalım bu çocuğun annesi benim diye!!
* İleride çok canlar yakacak! Çapkın oğlum! Kızlar peşinde koşacak! gibi sözlerden gerçekten nefret ediyorum.İleride bir kızımız olursa,ve nasıl başka 'çapkın erkek' tarafından incinmesin istiyorsam,bende oğlumuzu öyle yetiştirmek istiyorum,kadınlara saygı duyan,onları anlayan ,tüm insanlara saygı sevgi dolu bir çocuk olsun istiyorum,neden böyle sıfatlar bu kadar oturdu ,bu kadar yaftalanıyor anlayamıyorum.Ve kendim yapıyorsam da hemen düzeltmeye çalışıyorum kendimi.
* Pembe-mavi renk ayrımı yapmadan,gayet tüm renkleri giyen,giyebilen seven biri olsun.Bunlar belki çok küçük konular gibi gelebilir,ama kadın-erkek ayrımına bu yaşta başlarsak ileride istemediğimiz sonuçlar ortaya çıkıyor.

Sarp babası yönünden çok şanslı,mutfak konusunda becerikli(her zaman benim açımdan iyi olmasa da ) doğumumuza giren,Sarp'ın bakımı konusunda da her zaman ortak karar vererek bana yardımcı oluyor.Umarım Sarp büyüyünce o da eşine çocuklarına karşı iyi bir koca,iyi bir baba olur,ki benim bundan hiç şüphem olmasa da böyle olması için elimizden geleni yapacağız.

Tüm çocukların sevgi dolu büyüyeceği ailesi olması temennimle..
Fitnat.


19 Ekim 2016 Çarşamba

12.10.2016 / 6 ay...

Canım oğlum,
Nasıl da göz açıp kapatıncaya kadar geçti zaman,ah zaman hainsin zaman...
''Bu günlerini arayacaksın'' lafını söyleyen teyzeler,nineler,amcalar,halalar,dayılar,sayamadığım niceleri..
Gerçekten arıyorum,her geçen gününü deli gibi arayıp özlüyorum,gözümün önünde nasıl hızla büyüdüğünü,benim sanki her anını kaçırıyorcasına panikleyişimi.
Şimdi oyuncağını tuttu,şimdi ayağını kaldırdı,elini oynattı,gözünü kırptı :)
Akıl almaz binlercesi...

Şimdiye kadar her şey güzeldi,hep beraberdik de şimdi hayat çok zor,her geçen gün alışacaksın dediler,alışmak mı?
Burnumun direği sızlıyor her gün evden çıkarken,gözümde yaşlar hazır bekliyor,her dakika evden haber almak istiyorum her an fotoğrafını yollasınlar istiyorum,özlem fenaymış.
Akşam seni gördüğüm an o kadar güzel kii.

Neyse oğlum,6.ay postunu yine ağlama duvarına çevirdim,ama napayım özlüyorum,özlüyorum,yine özlüyorum.
İlk 6 ayda neler oldu;

* Sarılık oldun,bir gece hastanede yattın,fototerapi gördün,ömrümüzden ömür gitti asla hatırlamak bile istemiyorum
* İkinci ay aşılarında ateşlendin,akşam 20-01.00 arası neyseki ilaçsız atlattık.
* İki buçuk aylıkken sünnet oldun,ilk 10 saat biraz sıkıntılıydı ama yine ilaçsız atlattık
* Mordoğanda mevlüdünü yaptık
* Ramazan bayramı,kurban bayramı,19 mayıs,30 ağustos kutlamaları,15 temmuz darbe girişimi atlattın
* Balıkesir,Antalya,Bodrum,Çandarlı,Mordoğan,Karaburun dolaylarında gezdin durdun
* slingle gezmeyi çok seviyordun artık boba kanguruya terfi ettin.
* Bobo fil uyku arkadaşın ve Sophie zürafa diş kaşıyıcın en sevdiklerin (ana kucağının kemerini kemirmeyi saymazsak :)
* Parka gitmeyi ve salincağa binmeyi şimdiden çok seviyorsun,inanılmaz eğleniyorsun
* Şubadap çocuk,dinonun şarkılarını severek dinliyorsun,akşamları Mozart ve anne ninnilerine maruz kalıyorsun :)
* Uykuyla aran yok denecek kadar az,geceleri her saat başı uyanıyorsun ama olsun.

Genel olarak,ilk 6 ayını keyifli,mutlu,huzurlu ve güleryüzlü bir çocuk olarak geçirdin en azından bizim için çok keyifliydi,hayatının geri kalanı da huzurlu,mutlu,sevdiklerinle eğlenerek geçsin canım yavrum.

Annen.


13 Ekim 2016 Perşembe

07.10.2016 ilk salıncak

Bugün Seval teyzen seni parka götürmüş üzerine bir de salıncağa bindirmiş,o kadar eğlenmişsin ki...ne yalan söyliyim oğlum göremedim diye üzüldüm ve düşündüm ne kadar ilklerini kaçıracağım daha...
Çok zormuş ama güvende ve mutlu olduğunu bilmek en önemlisi..çok seviyorum seni..
Annen

6 Ekim 2016 Perşembe

Bencillik...


  1. 1.
    yalnızca kendini ve kendi çıkarını düşünme durumu.
    "Ondaki bu bencilliği hoş göremiyorum"

Bu da böyle bir kenarda dursun,eskisi gibi örnek vererek açıklamışlar :)
Fitnat.

Geçip giden uuuuu,zamanları uuuu :)

Evet canım oğlum bir haftayı geride bıraktık bile,kah ağlayarak,kah gülerek...
Bugün daha Perşembe ama Cuma günleri süt izninde olacağım için ben bu haftayı bitirdim kafamda.
Hem çok zor hem de inanılmaz hızlıydı.
Seninle beş buçuk ay boyunca 7/24 dipdibe olunca ikimize de zor geldi bence.
Her gün işe gelirken evden çıkma anı çin işkencesine bedel,hele bir de uyanıksan...

Allah böyle ayrılıklar versin ama seni kendim büyütme imkanım olmadığı için çok üzgünüm ve bu üzüntü yıllar geçtikçe katmerlenerek artacak.
İşe başladıktan sonra şunu anladım ki,ben çalışmadan da yapamam.
Daha farklı bir alternatif olabilirdi,mesela öğretmen olsaydım eğer,en azından yarım günümü geçirebilirdim seninle.
Ama iş yerimi de seviyorum ben ,gelince bunu da farkettim.
Çalışma saatleri uzun,yolu uzun,parası az :) ama olsun mutluyum.

Tüm gün Seval teyzeyle beraberdin,neyse ki senin şansına (doğduğundan beri maşallahın var şans konusunda) gerçekten vicdanlı ,iyi niyetli bir bakıcı denk geldi,en azından şimdilik.
Aksi olsa anlaşılırdı heralde.
En güzel yanı,bize 100 mt mesafede oturuyor olması,yol derdimizin olmaması büyük lüks.
Malum ben uzakta ve uzun saatler çalışınca sana bakıcı bulmakta zor oldu tontiğim.

İlk hafta biraz zor geçti,biraz huysuzdun ayıptır söylemesi,e birde iştahsız,e birde durmadın :)
Ben de öldüm öldüm dirildim,ama bugün daha iyiymişsin,hem neşeli,hem iştahlı.

Akşamları mı?
Ah işte tüm günü iple çektiğim an,beni görünce birden heyecanlanıp,ellerine yüzüme koyman yok mu? o anın hayaliyle yaşıyorum bütün gün,seni öpmelere koklamalara doyamıyorum.

tek kötü yanı çok kısa zaman geçiriyoruz seninle.
Biraz oynuyoruz,yıkıyorum,emziriyorum ve uyuyorsun.
Bir haftadır o düzeni oturtmaya çalışıyoruz,akşam 8.40 da uyuyorsun.
Napalım,Cuma ve hafta sonu bol bol görüşüp oynarız seninle.

Seni çok seviyorum sarı kuzum.
annen.

3 Ekim 2016 Pazartesi

3 Ekim 2016,Pazartesi .. ilk iş günü

Evet canım oğlum geldi çattı beklenen an.
6 aydır uzak kaldığım işime bugün itibari ile döndüm.
9 yıldır aralıksız,severek,isteyerek geldiğim iş yerime ilk defa ayaklarım geri gide gide geldim.
Asla işimden vazgeçemem derken,bırakma aşamasına geldiğim doğrudur.
Evla sevgisi,her şeyden ,herkesten farklıymış bir kez daha bunu anladım.

Seni bakıcımız Seval teyzene bırakırken,aklımdan bin tane senaryo uydurduğumda,sabahtan beri gözümde kurumayan yaşımın olduğu da doğrudur.
Midemin üzerine bir öküz oturdu sanki kalkmıyor.
Hani derler ya her şey onlar için,evet senin için çalışıyoruz ama senin zamanından çalarak,ne kadar ironik değil mi?
Bir zaman  sonra ikimizde bu sürece alışacağız,ya da belki alışmak zorundayız.
Neyse ki bu sürede baban en büyük destekçimiz.
Şimdiye kadar eve koşarak gelen biri vardı artık iki kişiyiz.
Seninle her anımız pek değerli,pek kıymetli ve her boş zamanımızın keyfini daha da çıkartacağımız kesin.
Benim için hafta sonları artık çekirdek ailemizle geçireceğimi zaman dilimi demek.
Umarım sana iyi birer anne,baba olabiliriz,sana yetebiliriz.
Bizi seçtiğin için her zaman teşekkür ediyoruz,ve oğlumuz olduğun için kendimizi çok şanslı hissediyoruz,umarım sende bizim gibi birer anne babaya sahip olduğun için çok mutlu olursun.
Gözümün önünden gitmeyen gülümsemen,neşen hiç eksik olmasın canım oğlum.
Seni çok ama çok seviyoruz.
Annen.