30 Eylül 2015 Çarşamba

Kitaplar...

Bu ara sarmış durumdayım,malum 11+4 teyiz...
Hangi kitabı okumalıyım,neresinden başlamalıyım sorunsalı devam ediyor hala.
Dün yeni kitaplarım geldi sonunda.
birincisi ;
Bebeğinizi beklerken sizi ne bekler...Bence bu kitap çok önemli..İnsan bir panik haline bürünüyor.Başım çok ağrıyor,kasığıma kramp girdi,midem ekşisi ,yandı,e şimdi bu haftada ne yemeliyim gibi bir ton soru ile uğraşırken,kitabın yada internet sitelerinin size ışık tutması şahane bir destek.
Kitabı okuduktan sonrada ne kadar faydalı ya da ne kadar okumaya değer bir kitap paylaşırım.

İkincisi;
Ina may'in Doğuma Hazırlık Rehberi...Malum ben kan aldırırken bile ortalığı ayağa kaldıran bir insan olduğum için doğum hala benim için kapalı kapıların ardında ne olacağını bilemediğim,gizemli bir olay.
Şimdiye kadar ki süreç gerçekten çok heyecanlı ve zaman çabuk geçiyor ama heran aklıma doğumun gelmesini bir türlü engelleyemiyorum,bakalım zamanla bu fikre de alışmaya çalışırım diye düşünüyorum..Alışır mıyım acaba?

Bunu da okuduktan sonra değerlendirmeye çalışırım.
Bol kitaplı ve şuan bana çoo...k uzak olsa da bol kahveli günler dilerim.
Fitnat.

28 Eylül 2015 Pazartesi

28.09.2012...

Sensiz geçen 3 yıl...
Koskoca 3 yıl...
Senin yanıan gelip ziyaret etmekten başka bir şey gelmiyor elimden...
Bugün facebook; iki yıl önce bugün diye pat diye fotoğrafını koydu önüme.
Bir kez daha özledim seni babanecim.
Mekanın cennet olsun,huzur içinde uyu.
Fitnat.

Deliye her gün bayram...

Bu yıl kurban bayramı heyecanı her zamankinden az biraz daha farklı,biraz daha heyecanlıydı bizim için.
Daha doğmadan heyecanlanan biz,seneye bizim minikle bayram kutlarken ne yapacağız acaba...
Arife günü,Çandarlıya gittik öncelikle.
Denize giremesem de her zamanki gibi hava muhteşemdi.
Yemek faslı derken,akşam Zeynep& Nazımla buluştuk.
Gittiğimiz mekanlarda sadece su içmek pek değişik bir duyguymuş.Geçen hafta ayağıma giren kramp sonucu uyanmamla birlikte,bari bir şişe soda içeyim dedim.Ama ana yüreği vicdanım elvermedi,sanki su harici bir şey içersem,bebeğe zarar verirmişim gibi bir hisse kapılıyorum.Sodadan bir yudum almamla beraber,şişenin geri kalanını bırakmam bir oldu :)
Ertesi gün bayram sabahına uyandık.Bayramın ilk günü aynı zamanda evlilik yıl dönümü olması nedeniyle daha da bir özeldi tabi.Ayrıca bu sefer iki kişi değil,varlığını şuan tam hissedemesek de 3 kişiydik :)
Yine güzel bir dinlenmece ardından,bu sefer akşam Pınar ve ablası ile buluştuk.O kadar uzun zamandır buluşamıyorduk ki,inanılmaz iyi geldi.
Bayramın ikinci sabahı İzmire yolculuk,kurban,et,kemik,et,kıyma,et sürekli aynı dönen muhabbetler ardında evde Talat etlerle uğraşırken bende Ozanın doğum günü için korsan pastamı yapmaya koyuldum.O kadar az zamanım vardı ki,neyi nasıl yapacağımı şaşırdım.
İşlerimizi bitince ver elini Mordoğan..
Akşam yenen bayram yemeği ardından kutlamalar başladı.
Ozamanın geçmiş doğumgünü,evlilik yıldönümümüz,annemin gelecek doğum günü,bayram derken bize kutlama bahaneleri çıkmış oldu.
Tabi ne demişler; deliye her gün bayram :)
Çok güzel geçen bir akşamdan sizleri fotoğraf kareleri ile başbaşa bırakayım :)
Her günümüzün bayram gibi geçmesi dileğimle.
Fitnat.






11+3..İncir..

Günler,geceler su gibi akıp geçiyor..11.haftamız bitiyor bile.
9 ay geçmeyecekmiş gibi gelmişti ilk başlarda ama şimdide bir heyecan bir panik aldı başını gidiyor.
Bizim ufaklık bu hafta küçük bir incir büyüklüğünde..


Kendisi küçük ancak bazen etkileri büyük olabiliyor...Bu haftanın getirileri inanılmaz ve geçmek bilmeyen baş ağrıları.Etrafımdaki hamilelere bakınca yinede kendimi çok şanslı hissediyorum,en azından problemlerim çok küçük ve gelir geçer şeyler.Ama son zamanlarda kafamda deli sorular;

* Acaba kalan sürede yeterince hazırlanabilecek miyim?
* Okumak istediğim tüm kitapları okuyabilecek miyim?
* Yeterli besleniyor muyum?
* Acaba sağlıklı mı,şimdi ne yapıyor?
* Çocuk odası nasıl olmalı?
* Peki ben eve nasıl her şeyi yerleştireceğim.
* Bugün ilacımı içtim mi?

Diyerek bir haftaya daha başlamış bulunmaktayız...
Günler,geceler güzel geçsin,minik yavrumuz sağlıkla,sıhhatle zamanında gelsin..
Sevgiler.
Fit.


22 Eylül 2015 Salı

Şimdi okullu olduk...

Malum yaz tatili bitti,şimdi kurban bayramı tatili başladı derken,okullar güme gitti.
İki hafta daha tatil eklenerek,dünyada en uzun süre okul tatili yapan ülke olarak kayıtlara geçtik sanırım.
Yıllardır bir türlü dikiş tutturamadığım şu okul meselesine bir daha el atayım dedim.
Universitedeyken,ben değiş bir iki ünv.bile okurum diye başladığım açıköğretim 2.unv.projem sanırım 3.yılda sona erdi.Düşündüm ve dedim ki ben hele bir kendi okulumu bitireyim ikinciye sonra bakarız...

Gel zaman git zaman,okul bitti,işe başladım.Bari bir şeyler yapayım,bu da olmuşken yüksek lisans olsun,Ege unv.olsun bana kolaylık olsun diyerek ;Egede MBA başladım.Bitirebildim mi? Tabi ki hayır.
Bu sene baktım olmayacak,sil baştan...Çok güzel bir şekilde kayıt yenilemediğim için en baştan başlatıyorlar ama olsun.
Benden sonra başlayan kuzenim mezun oldu,neredeyse doktora yapacak,ben verdiğim parayla kalıp,şimdi her şeyi baştan yaptım.

2015-2016 eğitim & öğretim yılı önce tüm öğrencilere,sonra da bana hayırlı olsun.
Bu sefer bitireceğim!
Azimliyim!
Karnım burnumda nasıl çalışırım,nasıl hazırlanırım bilmiyorum ama bir yolunu bulacağız.
Herkese bol şans...
Allah zihin açıklığı versin :)
Fit.


21 Eylül 2015 Pazartesi

10+3...Kumkuat...

Bugün 10+3teyiz.
Bir yandan zaman hiç geçmeyecek gibi gelirken,diğer yandan da bir bakıyorum 10 hafta geçmiş bile,yarısında habersiz,yarısından haberli :)
Ben ki ömür boyu doktora gitmemeye çalışan insan,doktor randevumuz için gün sayıyoruz.
Bu haftanın bana göre en ilginç olayı ,kumkuat artık çiş yapmaya başlıyormuş,ne ilginç.

Hafta sonu,şehir dışından gelen bir sürü misafirimiz vardı,en güzeli de Nihal teyzemizin de hamile olduğunu öğrenmemiz oldu,aramızda sadece 5 hafta var,beraber büyüyecekler :)
Sağlıkla sıhhatle gelmesini bekliyoruz önceliğimiz o.

Bana gelince,şuana kadar erken uyuma ve halsizlik dışında hiç bir şikayetim yok.
İlk haftalarda olan kasık ağrılarımda geçince,bence muhteşem bir hamilelik geçiriyorum.
Kumkuat hiç üzmüyor bizi.
Şuan 4 gözle beklediğim şey hareketlerini hissedebilmek.
Benden başka herkesin merak ettiği diğer bir konu ise cinsiyeti.
O kadar çok yorum var ki,kız,erkek,kız,erkek,kız,kız,kız,kız...Sürekli herkesin içine doğan kumkuatın kız olacağı.Ama benimde,babasının da ağır basan bir tahmini yok.
Bana erkek gibi geliyordu,ama o kadar çok kız baskısı oldu ki artık içime bir şey doğmuyor.
Kız ya da erkek,gerçekten önemsizmiş.
Şuan bizim için her şeyden önemlisi,uslu uslu yerinde durması ve sağlıklı,sıhhatli zamanı gelince aramıza katılması..Gerisi boş.

Düşünmeyenler de düşünsün,çocuk çok güzel bir şeymiş :)
İçimdeki anane seslendirmesine sevgiler,
Fit.

İlk uçak yolculuğu...

Uzun zamandan beri,işim nedeniyle bol bol seyahat eden biriyim. Kara yolu,hava yolu,deniz yolu :)
Dur durak bilmeden gezebilirim,seyahat edebilirim.
Özellikle uçak seyahatleri benim için evde markete gitmek bir şey oldu.Bütün malzemelerim,alışverişlerim seyahate yönelik,aman ...ml'i geçmesin atmasınlar,aman el bagajı alacağım için kesici-delici olmasın gibi bir çok şeye dikkat etmeye çalışırım.

Taki 17 eylül perşembe gününe kadar.
Yurt dışından eğitim için İstanbul'a misafirimiz geldi ve benim günü birlik İstanbul'a gitmem lazım.
Ama bu sefer bu yolculuğun tek farkı benimle beraber bir misafirinde aynı yolculuğa katılacak olmasıydı.
Bizim misafir henüz kumkuat büyüklüğünde olduğu için çok tedirgin oldum,bir sürü bloglar okundu,internetten araştırıldı,doktora soruldu.
Her şey tamam uçabilirsiniz diyor ama tüm yolculuk boyunca kalbim küt küt attı.
Pek bir panik oldum.
Sabah uçuşumuz ne kadar sakinse,dönüşte de bir ok adar zorlandık.
Nişantaşı'ndan Sabiha Gökçen'e gidecek olmamız,havalimanına trafik yüzünden,uçağın kalkışına dakikalar kala yetişmemiz,üzerine 1 saat 10 dakika rötar yememiz,havalimanının deli gibi kalabalık olması,uçuşta bol bol hava boşluğuna girmemiz,saat 22.00de  vardıktan sonra,yabancı misafirimizin yemek yemek istemesi :)

Geç de olsa,sağ salim bir şekilde eve ulaşmamızın tarif edilemez mutluluğunu yaşadık beraber.
Sevgiyle kalın.
Fit.

14 Eylül 2015 Pazartesi

12.09.2015

Bugün günlerdir beklediğimiz doktor randevumuza koşarak gittik.
9.haftanın getirdikleri nelerdi?
Bizim pirinç tanesinin rahatı nasıldı,her şey yolunda mıydı?

Heyecanla girip bütün sorularımızın cevabını aldık.
Kendisi henüz 2.5cm :)
Sanki bir türlü büyümüyor gibi,ama bütün hayati organlarını tamamlamak üzere,muhteşem bir show yaptı bize.
Kolları kafası hiç durmuyordu,doktorda çok hareketli olduğunu söyledi.
Anası biraz heyecanlı olunca kalp atışları son derece hızlıydı hatta doktor taşikardi diye nitelendirdi,terimi sonradan anlasak da.
Talat ve ben inanılmaz heyecanlanıyoruz o görüntüyü gördüğümüzde,umarım sağlıklı,sıhhatli,zamanı gelince aramıza katılır.

Bekliyoruz 4 gözle :)
Fit.

11 Eylül 2015 Cuma

9.hafta...üzüm

Evet bugün 9.haftamızdayız ve yarın doktor randevumuz var diye heyecandan ölebiliriz.
İnsan ne kadar değişiklik duygulara sahip olabiliyormuş,varlığını biliyorsun ama hiç bir şey hissedemiyorsun.
Hiç bir şey hissedemediğin için de ayrıca panik oluyorsun.Çok komik :)

Bu hafta üzüm tanesi boyutuna ulaşmışsın.

Bunları böyle yazıyorum,sonra eve gidip üzüm yerken aklıma sen geliyorsun :)
Nasıl büyüyeceksin de,üzüm tanesinden kocaman bir insan olacaksın,inanılmaz geliyor insana.
Bunları yazarken tek hayalim,zamanında,sağlıkla ve çok güzel,mutlu bir ülkeye gelmen.
Tamam sonuncusu şu sıralar biraz hayal ama olsun en azından çok mutlu bir bebek,çocuk,birey olabilmen için biz elimizden geleni yapacağız,şimdilik sen bunu bil,kötü şeyleri düşünmene yeter.
Doğmadan bile seni çok seviyoruz.:)
Enn büyük duam,isteyen herkese istediği zaman nasip olsun,çok ama çok güzel bir duyguymuş seninle yaşamak..

Fitnat.

Duygu & Egemen...08.09.2015

Duygu ile Egemen.
Leyla ile Mecnun'un günümüzdeki versiyonu.
Uzun zamandır bu kadar güzel bir organizasyonun içerisinde yer almamıştım.
Egemen ( Duygu'nun erkek arkadaşı) hepimizi tek tak bulup,organizasyon içerisinde yer almamızı isteyince inanılmaz heyecanlandım ve mutluluktan havalara uçtum diyebilirim.

Duygu,hayatımda gerçekten özel dediğim insanlardan.Hayat enerjisi ile,her şey en ince ayrıntısıyla düşünmesi ile en kötü zamanınızda desteği ile herkesin yanında olmasını isteyeceği türden bir arkadaş.Arkadaş dediğime bakmayın,tam bir dost.Bu kızın bir de sarışın versiyonu var ,oda Zeynep.
Biz üçlü olarak,çok güzel ve keyifli zamanlar geçiriyoruz.Neyse bu başka bir yazının konusu olsun yoksa anlattıkça anlatacağım.

Egemen,Duygu'ya evlenme teklif etmek için o kadar kusursuz bir plan yapmış ki,benim diyen insan en ufak bir şekilde şüphelenemez.Hem de 15 kişilik bir grupla bu kadar mükemmel bir organizasyon.
Bu süreç zarfında whatsapp grupları kuruldu,mekanın çizimleri yapıldı,kim ne zaman nerede olacak,ne yapacak,hangi şarkı çalacak,şarkının kaçıncı saniyesinde çiçekler dökülecek,hangi saniyesinde içeri gireceğimize kadar bütün detaylar hesaplanmıştı.
Peki biz bu kadar sürprizin altında kalır mıyız? tabi ki hayır.

Bir de her insanın hayatında mutlaka olması gereken bir başkası daha var,Yasemin Hoca.Evet kendisi hepimizin hocası hemde akıl hocası.Hayatınızda sormanız gereken ne kadar soru varsa hepsine cevap verebilir.Hayranlık duymamak elde değil.
Zeyno,Yasemin Hoca ve ben birleştik,çok güzel şeyler hazırladık.
Cupcakeler,kurabiyeler,plaketler,tabaklar.
Çok komedi şekilde hazırlıklar sürdü.
Fotoğraflara ulaşmam şuan için zor olacağından,sizi şahane fotolardan mahrum bırakacağım.
Ve on an...Akşam planlar tıkır tıkır işler,her şey çok güzel biter...
Çok ama çok mutlu olun.
Sizi çok seviyoruz.
Fitnat.





9 Eylül 2015 Çarşamba

Kabus...

Yine,yeni,yeniden.
Ülke olarak girdik bir çıkmazın içine.
İç savaş dedikleri bu olsa gerek,her gün ölen onlarca insan,bilgi alınamayan bir devler,eli kolu bağlı duran insanlar.
İnsanlar diyorum ama sanırım artık mecazi,insanlıktan nasibimizi alamamışız hiç birimiz.
Kimsenin kimseyi gözü görmüyor,insanların öfkesi dinmiyor,bizlerde haberlerden oturup izliyoruz,çaresiz.
Yok olmuyor,kısacası biz insan olamıyor,insan gibi yaşamayı beceremiyoruz.
Umarım güzel günler de gelecek.
Benim hala umudum var...
Fit.

4 Eylül 2015 Cuma

8.hafta

Çok şükür kumkuat büyüklüğüne ulaşıp,2g olmayı başardık :)
Şimdiye kadar hey şey inanılmaz yolunda,maşallah!
Bir kaç mide bulantısı,mide ekşimesi,halsizlik ve erken uyuma haricinde sıkıntımız yok.
Bir de 7/24 evrene pozitif mesaj yollayan ben,bu ara kumkuatımızla ilgili sürekli olumsuz düşünürken buluyorum kendimi.
Hak verirsiniz ki bu da pek hoş hissetmiyor insana kendini.
Çok erken ama biz her gün beraber müzik dinliyoruz :) halimiz olsa dans bile edeceğiz :)
Kararlıyız artık,hayatımızda en azından geri kalan 7 ayımızda olumsuz düşünce yok.
Her şey çok güzel olacak...

P:S Tüm cinsiyet tahminleri kız yönünde,bende biraz erkek his kırıntıları vardı ama o da bu kadar kız baskısına dayanamadı sanırım şuan hiç bir hissiyatım yok.
İlk çocuk olduğu için heralde,insan ikisini de çok istiyor,ikisi için de farklı hayaller kuruyor.
Benim de babasının da şuan en büyük hayali ve isteği,sağlıklı sıhhatli gelsin,nasıl gelmek istiyorsa kendi karar verebilir :)

İsteyen herkese nasip olsun,çok güzel bir duygu hem de çok...


P.S. Sen şuan fasulye kadarsın,tamı tamına bu kadar :)

Fit.

2 Eylül 2015 Çarşamba

7+4

7+4

Rahim mesanenin üzerine yatmış durumda ve bu nedenle sık idrar çıkma şikayeti yaşamaya devam ediyormuşum. İlerleyen haftalarda rahim büyüdükçe mesanenin üzerinden kalkacak, ancak üçüncü trimesterden sonra büyümesiyle yerçekimi yönünde tekrar mesaneniz üzerine "yatacaktır".Tekrar tuvalet yolları taştan J
Gebelik hormanları nedeni ile yüzümüzdeki sivilcelerde artarmış,bakıyoruz yanağımda kocaman bir sivilce.Kendindeki değişiklikleri böyle pat diye okuyunca insan şaşırmadan edemiyor.

Uyku,yorgunluk,unutkanlık,sık idrara çıkma,karnın davul gibi şişmesi semptomlarınıda birebir yaşıyor olmam adeta şahane!
P.S. Sen şuan Blueberry kadarmışsın,ileride bunlara baktığında nerdeeeen nereye diye iç geçirirsin artık :)


Fit.

6.haftaya devam.

26.08.2015

İlk bulantı..umarım son olur,feci bir şey…

28.08.2015
Progestron test sonucu 30 çıkar ve biz rahat bir nefes alır.

6.hafta


24.08.2015
Sabah iş yerine gelip,kasık ağrılarım biraz fazlalaşınca dayanamadım kocamı arayıp hemen doktor randevusu aldım.Lütfü bey geçen hafta izinli olduğu için gidememiştim içim hep bir huzursuzdu.
Akşam kapısına geldiğimizde bende heyecan aldı başını gitti,sıra bize geldiğinde fena bir heyecan bastı.
Uzun uzun sohbetten sonra sıra geldi ultrasona.Ve işte o an…
Keseyi ve mercimeği rahatça gördük sonunda.6mm.pirinç tanesinden az biraz büyükmüş.
Veee kalp atışı,yok böyle bir heyecan yok böyle bir ses.
Benim dizlerimin bağı çözüldü resmen,Talat da öylece sessiz sakin kalakaldı.
Sağ salim kucağımıza almak nasip olsun.

Fit.

5.hafta

5.hafta

Tatil sonrası,kocam İstanbul’da Uçman’ın düğününe gideceği için (haberi alır almaz tüm biletleri iptal edip,ben gidemedim) hafta sonunu Mordoğanda geçirmeye karar verdim.Annemler ve ablamlara hiçbir şey söyleyemediğim zor bir hafta oldu benim için.
Sürekli uyuma modu,annemlere midemi bozuğum için düğüne gitmediğim yalanını söylemek zorunda kaldığımız için sürekli yapılan bitki çayları ve onları sürekli döken ben J
Zor bir hafta sonuydu J
Dönüş yolunda ablam ve eniştemle arabadayken,pat diye hamile olduğumu söyledim.Tıpkı bana 6yıl önce,arabada Ozan’ın geleceğini müjdeledikleri gibi.

Salı günü hemen doktora gidip testler yapıldı,ama ultrasonda sadece hayalet şeklinde kese görülebildi.Olsun bu da kocaman bir adımdı.
Sonra biz o akşam dayanamayıp,kendimizi Çandarlıya attık.Akşam sözde ben kameraya alırken,Talatta söyleyecekti annelerine.Ama o kadar heyecanlı bir anmış ki,Talat söylerken,kameraya almayı unuttum.
Çok heyecanlı ve bir o kadar da sevinçli bir andı.

Hafta boyu akşam eve geldim,yemek yedim ve uyudum..Hiççç bana uygun olmayan hareketler J
Hafta içi Cavex toplantımdan önce dayanamayıp Mualla hanım ve Muzaffer hanım’a da söyledim,ohhh söyledikçe rahatlıyormuş insan,mutluluk paylaştıkça çoğalan bir şeymil bir kez daha anlamış oldum.

Hafta sonu Mordoğana’a gidip annemlere söyleme faslı da çok heyecanlı oldu,hiç böyle hayal etmemiştim,inanılmaz heyecanlandım ve yine duygu dolu anlar.
İsteyen herkese istediği zaman nasip olsun,çok güzel bir duyguymuş…


Fit.

Shell...

Altınolukta bir grup arkadaş otururken,bu sene neden tekne tatili yapmıyoruz diye düşündük.
Daha doğrusu onlar düşünüp bize aktardılar ki nitekim biz Haziran’da Antalya’da tatilimizi yaptığımız için bu sene başka tatil düşünmüyorduk.
Öyle böyle derken,herkes şartlarını fazlasıyla zorlayarak aynı tarihlere izin tarihlerini denk getirdi ve en önemlisi Aydın a bilerle boş haftamız çakıştı.
Tekne tatili beni her zaman heyecanlandıran ve çok mutlu eden bir tatil.
Ama bu sene benim için bir sıkıntı vardı.
8 Ağustos tekneye çıkacağımız gün benim için miladdı sanki.
O gün ya regl olacak bir hafta denizden uzak kalacaktım,ya da bebiş gelecekti ve ben teknede bir haftayı nasıl geçirecektim.
Evet ikinci seçenek oldu,regl olmadım ama bir haftayı da geçiremedim resmen.
Gebelik testi almayı unutmuşum yanıma,bir yandan kendimi hamile olduğuma inandırmaya başlamışken,bir yandan-sağolsun Talat’ın da destekleriyle-hamle olmadığıma inanıp,sancılarımın regl sancısı olduğunu düşünüyordum.
Sürekli kaptana karaya inip inmeceyeceğimizi sorarak,onlara da küçük çaplı bir fenalık geçirttim J
Bütün gün alkol almaktan kaçınıp,ama bunu da kimseye belli etmemeye çalışarak(hamile olduğum kesinleşmeden ortalığı ayağa kaldırmak istemedim) atlamalı zıplamalı aktivitelerden kaçarak,bol bol yiyerek,ve içim içimi kemirerek bir tatil geçirdim.
En son gün Talat’ın yakasına yapışarak eve kadar dayanamayacağımı ve bir yerlerden test bulmak istediğimi bir kez daha bildirdikten sonra neyseki Bitez limanında ekiple dondurma yemeye karar verdik.
Dondurmacı ararken,ben bir ara gözden kaybolup hemen kendimizi eczaneye attık,iyi hoş ama testi nerede yapacaktık J
Yolda benzin almaya karar verdik,ve ben Shellin tuvaletine kendimi zor attım.
Testi yaptım ve dışarıya çıktım.
  • Şimdi koskoca 5 dakika nasıl geçecekti?
  • Geçse de ilk gördüğümde tepkim ne olacaktı?
  • Çizgi çıkacak mıydı yoksa hüsran mı olacaktı?
  • Peki hamileysem on kişinin-benzinlik çalışanları ve müşterileri de hesap edersek hayli kalabalıktık-Talat’a nasıl söyleyecektim?

Kafamda deli sorular ve işte o an! Çantamı gizliden açıp o çizgileri görmem.Bir yandan gözyaşları sicim gibi süzülüyor,bir yandan arabamızın peşinden koşuyordum.Talat o sırada arabayı park etmeye çalıştığı için,benim anlamsız hareketlerimi anlamakta zorlandı tabiî ki.
Bir yandan arabanın kapısını açmak için zorlayıp bir yandan da kocama oldu,oldu deme gerçekten çok komikti.
Hiç bloglarda okuduğum yada filmlerde izlediğim gibi romantik bir şekilde haber veremedim,sanırım bu burukluğu hep yaşayacağım. J
(Evlilik teklifi aldığım zaman da en az bir bu kadar şapşallaşıp,farklı tepkiler vermiştim)
En çok şaşırdığım şey de ilk 3 ay kimseye söylemeyeceğiz diye karar verip,ilk anda 25 kişi öğrenmemiz bir o kadar komik oldu.
Tekne ekibi de her şeyden habersiz,bir o kadar mutlu ‘SHELL’de unutulmaz anlar yaşadılar bizimle.
Arabaya binip,bir koca paket aldığımız Ruffles ve eti puflarıma sarılmakla yetinip,sadece su içip kraker yediğim muhteşem bir yolculuk oldu.
Ama bu gebelik testi garip bir şeymiş.Ne negatif çıkınca inanıyorsun,nede pozitif J

Eve gelip,nöbetçi eczane bulup,iki tane daha farklı test yapıp,olmadı sabah kalkınca da bir test daha yaptığım doğrudur J


Maceraya ilk adım...

Nasıl ve nereden başlayacağını bilemediğim bir serüvene girdik sanırım.Şimdiye kadar hep ertelediğimiz ama aslında şimdi anladık ki deli gibi istediğimiz bir bebek hikayesi varmış hayatımızda.
Mart ayında rutin doktor kontrolüme gidip,artık bebek istediğimizi söylerken,ben bile ne söylediğime inanamamıştım.
Doktorum her şeyin çok normal olduğunu,hamile kalmadan 3 ay boyunca folik asit kullanmamın avantaj sağlayacağını,ilk denemelerde hamile kalamasam da umutsuzluğa kapılmamamı,eğer bir sene boyunca çocuğumuz olmazsa o zaman belki bir şeylerin ters gidebileceğini söylediğinde çok şaşırmıştım.
Etrafımda herkesin hemen oluyordu sanki çocuğu,ama insan bu serüvene başladığında ve hikayeleri dinlediğinde işlerin pekte öyle olmadığını anladık.
Arkadaşlarımızla Altınoluk’ta geçirdiğimiz mükemmel hafta sonunu kendimi cehenneme döndürmeyi başarmıştım bile.Acaba hamile miyim diye bütün bir hafta sonu aman dikkatli yürüyeyim,suyun içinde düşmeyeyim,ters bir hareket yapmayayım diye geçirdim.
Nitekim gece eve döndüğümüzde küçük bir hayal kırıklığı ile karşılaştık.

Şimdi bana göre küçük,o zaman ise hayatımın karardığını düşünecek kadar büyük bir olaydı…

Sevgiler,
Fit.