17 Temmuz 2012 Salı

Çocukluk...

Dün akşam Diyarbakır'ın lojmanlarında arkadaşlara giderken birden  şimşekler çaktı ve çocukluğum sanki gözümün önünden geçti.Neden mi?
Zeyno ile yan apartmandaki arkadaşlara okey almaya gidiyorduk ve çocukluk anılarımızdan bahsetmeye başladık.Benim ilk olarak,apartmanlarda 9 merdiveni birden atladığımız aklıma geldi.Hala anlam veremiyorum neden bu kadar saçma şeyler yapmışız,hayır şuan üstüne para verseler o dokuz merdiveni birden atlayamam,korkunç!

Daha neler,neler...
Evimizin karşısındaki mescite gidip şarkı söylemeler,ne olduğunu bilmediğimiz ağaçların bitkilerini yedikten sonra bir güzel zehirlenmeler,yerin altına inip,sıcak su borularının yanından yürümek (borulardan biri patlasa değil bizi bulmak muhtemelen cesedimizi bile bulamazlardı).

Böyle saçmalıklarımızın yanında çok güzel anılarımızda yok değil.
20 yıl aynı sitede-Petkim-aynı arkadaşlarla beraber olmak,bütün evlerin üzerinde anahtarların olması,istediğin eve istediğin zaman girebilmek,bütün herkesin,teyzen,amcan olması,gece yarılarına kadar sokaklarda olmak,perşembe akşamları sinemaya,cuma akşamları lokale gitmek,yaz olduğunda bütün komşular toplanıp,piknik sepetleri alınıp Çayağzına gitmek,biraz daha büyüdükten sonra anneleri bırakıp arkadaşlara servisle denize gitmek,buzz gibi denize iskeleden atlamak,orada boncuklarımızla muhteşem pizzalar,pideler yemek,lokalde hayatımın en güzel tostlarını yemek ve en önemlisi kocamannnn bir aileye sahip olmak.


O arkadaşlarında hala görüşüyor ve en önemlisi kardeş gibi olmak paha biçilmez.
Çocukluk güzel bir şey,hele ki bu kadar güzel anıların varsa.
Her daim çocuk kalabilmek ümidi ile...
Fit.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder